3 Mart 2015 Salı

Nida



Dediler ki falda görülmüş
Etrafım hep paralarla örülmüş
Yakınmış bitişi kederin, sefaletin
Olacakmışım ben parayla metin
Dünya malım olsa neyleyim
Bir hurinin Nida'sıdır beklediğim

23 Şubat 2015 Pazartesi

Kardelen

sende bir koku var

gülden, menekşeden yukarı

sende bir koku var

laleden sümbülden öteye

sende bir koku var

sanki baharda açan kır çiçeği

sende bir koku var

kışın kardan çıkan kardelen

kokusunu vermek için deldi

buz gibi yüreğimi




9 Şubat 2015 Pazartesi

Portremin Sahibine

Bir portre çizdim bundan yıllar yıllar evvel
Ve bir terazinin bir kefesine koydum onu
Gelenler, gidenler hep onunla kıyaslandılar
Nelerinin eksik yada fazla olduğunu bilmeden gitti çoğu
Bir portre çizdim ve terazinin kefesine koydum onu
Yeri oldu ben bile tarttım kendimi
Çok mu ağır oldu merak ettim doğrusu
Bu kadarı fazla mıdır bana diye
Öyle bir portre çizdim ve terazinin kefesine koydum ki
Yıllar geçti hiç hafif kaldığı olmadı
Dengeleyemedi hiç kimse bu portreyi
Usulca kimi zaman ve kimi zaman hiddetle indiler kefeden
Bir portre çizdim ve terazinin kefesine koydum onu
Umutsuzluğa sürükleyen bir portre
Gelmez boşuna bekleme diyen çakır gözlü bir portre
Sarı kara bir portre
Bir isim vermeliydim bu portreye
Farklı olmalıydı kendi gibi
Özündeki ve yüzündeki farkı yansıtan bir isim
Leyla olmazdı klasik, şirin fena değildi aslında
Derken
Çınlattı kulaklarımı
Bir ses, bir Nida...